Sizden yeni bir ‘sen’ doğabilir

ESRA GÜLTAKIN (Bilişsel Davranış Danışmanı)

Yeni bir yıla doğru hızla ilerliyoruz. Peki, 2020 yılına baktığımızda neler görüyoruz? Korona virüsünün bazı hedeflerimize ulaşmamıza engel olmasına rağmen, adaptasyon yeteğinimizin ne kadar yüksek olduğunu anlıyor muyuz? Az ile de yetinebildiğimizi, ne kadar değişken ve zeki olduğumuzu ve her koşulda, hepsi olmasa da bazı hedeflerimizi gerçekleştirmek için hep bir çare bulabileceğimizi fark edebiliyor muyuz? Az ortamlarda bulunup kendi içimizde birikip çoğalabildiğimizi ve azdaki çokluğu görme yeteneğimizi kullanabiliyor muyuz?

Her yılın sonunda anlatacak en az bir-iki hikayesi olmalıdır insanın. Her yeni yıla girmeden önce iyi bir plan ve yapacaklar listesi hazır etmek çok faydalıdır. Hayat dediğimiz bu yolculuk uzun olduğu gibi çok da kısadır. İyi bir plan yapabilmek için şimdiden 2020’nin özetini çıkarmak iyi bir adım olacaktır. Hayatımızda ne değişti? En çok ne zaman zorlandık? Hangi kararları aldık ve hangi kararlardan vazgeçtik? Daha önce yapamadığımız neyi başardık tüm zorluklara rağmen? Şimdi kendi uyguladığım ve çok faydalı bulduğum bir yöntemi burada paylaşmak istiyorum.

2021 için kırmızı bir liste hazırlamanızı tavsiye ederim. 2020’de boşa vakit harcadığınız şeyler nedir? Mesela olması gerekenden çok daha fazla online alışveriş yaptınız mı? Faydasız şeylere olan bağımlılıklarınızı yazın tek tek. Size seneler sonra hiç bir faydası olmayacak şeylerle çok uğraşıyor musunuz hala? Bunları o kırmızı listeye yazın ve devamlı okuyun ki 2021’de her şeyden daha değerli olan zamanınızı koruyun ve değerlendirin.

BAŞARMAK VE KURTULMAK İSTEDİKLERİMİZ

2021 yapacaklar listenizi yavaş yavaş hazırlayın ve ayrı bir kağıda ‘başarmak istediklerim ile kurtulmak istediklerim’ diye ayırın. Evlerimiz ile ilgili planlar yaptığımız gibi kendimiz ve kişiliğimiz ile ilgili de planlar yapmalıyız. Kendimize yeni hedefler belirlemeliyiz. Dünya ve madde ile ilgili hedeflerimiz hep vardır. Mesela yeni bir koltuk takımı, yeni bir araba veya yeni bir ev… O zaman kendi kişiliğimiz ile ilgilide hedeflerimiz olmalıdır ve kendimizi baştan aşağı törpülememiz için de yeni nedenlerimiz olmalıdır. “Hedeflerime şu an ne kadar uzağım?” sorusunu da ihmal etmememiz gerekir.

2021 için en büyük hedefiniz kendinizi daha fazla sevmek olsun. Bir motivasyonla başlıyoruz ama devamı bazen gelmiyor. Dünyanın en başarılı insanı dahil hiç birimiz yüzde 100 performansla ilerlemiyoruz hayatta. Enerji düşüklüğü, hastalıklar, hatalar, halsizlik ve isteksizlik her daim olacaktır çünkü bir planı uygulamaya başladığımız andan itibaren, günlük hayat yine aynı hızda devam ediyor ve sorunları bir bir önümüze diziyor. Günlük hayat bu huyundan vazgeçmeyecektir. Bu da çoğu zaman başarma arzusunu kötü etkiliyebiliyor, hatta ara verme ihtiyacı bile duyabiliyoruz sık sık…

ÖNEMLİ OLAN ANA YOLDA İLERLEMEKTİR

Bu süreçtede, zararı minimuma indirmek için faydalı belgeseller izleyerek dinlenmek, size gelişimde katkısı olan insanlar ile vakit geçirmek ve iyi bir kitap okumak en azından bu zamanı çok da zarar etmeden geçirmek demektir. Bu tamamen vazgeçmek yerine, o verimsiz olduğumuz günleri en azından iyi şeyler ile doldurmaktır. Tekrar hazır olduğumuz o ana kadar iyi bir dinlenme yöntemidir. Önemli olan ‘ana yoldan’ sapmamak değil midir? Hangi durakta durup dinlendiğimiz ve hangi araç ile yolculuğa devam ettiğimiz hiç önemli değildir; çünkü farklı araçlar ile de doğru yolda kalabiliriz. Önemli olan o yoldan sapmamaktır. Önemli olan hız da değildir, yöndür, fakat bir çoğumuz çok hızlı bir süratle yanlış yola doğra ilerler.

BİRAZ KAYGI İYİ VE HATTA YARARLIDIR

Sorunlar ile karşılaştığımızda, kısa aralar vererek en az zarar ile o süreci geçirmek mümkündür. Kendimizi iyi ve hazır hissettiğimizde, o ana yolda tekrar hızlıca yürüyeceğiz zaten. Motivasyon düşüklüğü her insanda meydana gelir. Panik yapmak yerine, bunun normal olduğuna ve kısa bir ara verildiğinde minimum risk ile çıkabilmenin mümkün olduğuna inanmak gerekir. “Yine olmadı!” demek yerine “Geçici bir süreç, farklı değerlendirebilirim toparlayana kadar” diyebilmek önemlidir. Arada düşebileceğini kabullenmek önemlidir hayatta, çünkü hayatın düz bir çizgi olmadığını, inişli çıkışlı bir yol olduğunu hepimiz biliyoruz artık. Çovid 19 salgını bunu zaten tekrar hatırlattı dünyaya…

Evet, bu günlerde kaygılıyız ama bu riskli süreçte biraz kaygı iyi ve hatta yararlıdır; çünkü kaygı hissetmeyen insan kurallara uymaz, gereken önlemleri almaz veya hayatın akışına kapılıp önlem almayı tamamen unutur. Bunun geçici bir süreç olduğunu unutmayıp elimizden geldiği kadar korunmamız ve etraftakileri korumamız en doğrusudur.

YAPACAKLAR LİSTEMİZİN FARKINDA OLMAK

Hayatta hangi konuyu ele alırsak alalım, her olayın bir yapacaklar listesi vardır. Pasta yapacaksak, bir tarifi, araba sürmeyi öğreneceksek, dersleri, üniversiteyi bitireceksek, son sınavları vardır. ‘Başarı’ dediğimizde, o yapacaklar listesinde ne kadarını yapabildiğimizle alakalıdır. Benim bu yazıyı yazabilmem için bile, laptopumu önce şarja takıp, sakin bir alanda oturmam gerekti. Sonra doğru sözleri seçip tekrar okuyup hataları düzelttikten sonra, editöre göndermem gerekti. Ancak bunların hepsini doğru yapabildiğim için, gazeteye layık bir yazı çıkarabilmiş oldum. Yapacaklar listelerimizin farkında mıyız?

İnsanız… Doğuyoruz, dünyaya geliyoruz ve her doğum gününü kutluyor çoğumuz. Aslında doğumun kendi değil, doğduktan sonra büyüyüp, kendimizi sevmek için ‘hayatımızdaki yapacaklar listesindeki’ başardıklarımız değil midir asıl kutlama sebebimiz? Geçen doğum günümüzde, o mumları tek tek üflediğimiz günden, bu doğum gününe kadar, yapacak listemizdeki neleri başardık? Neyi kutluyoruz? Bir yıl boyunca bizi kırmalarına izin verdiğimizi mi? Kurduğumuz hayalleri terk ettiğimizi mi? Bulunmamamız gereken ortamlarda kendimizi nasıl heba ettiğimizi mi? Kendimizi geliştirmek için hiç bir adımı atmadığımızı mı? Neyimizi geliştirdik? Hangi kusurumuzu düzelttik? Çevremizi düzenledik mi mesela?

UYGUN OLMAYAN KARAKTERLERİ ÇIKARIN

Çevremizi her daim düzenlemek en önemli vazifelerimizden biridir; çünkü araştırmalara göre biz en yakın çevremizin ortalamasıyız. Zor günler yaşamanıza sebeb olmuş insanları çekinmeden yazın bir kenara. İnsanları sınıflandırmak yanlış değildir, çünkü sizin hikayenize uygun olmayan karakterleri çıkarmazsanız, asıl ihtiyaç duyduğunuz karakterlerin teşrif etmesi mümkün değildir. Gereksiz olanı çıkarmak, gerekli olana yer açmak demektir. Unutmayalım ki bu hayatta kötü deneyimlerden iyi sonuçlara gidebilmek diye bir şey vardır, hep vardı. Belki de biz hayatta en çok bu gerçeği unutuyoruz.

SİZDEN YENİ BİR SEN DOĞABİLİR

Değişim sancılıdır ama sancı olmadan doğum olmaz. Sancı çekmeden yeniden doğamayız. Covid 19 döneminde dünya yeni bir düzene gebeyken, siz de yeni bir içsel gelişime gebesiniz aslında… Sizden yeni bir ‘sen’ doğabilir, hazır mısınız?

Doğum gününüz yaklaştığında, alınacak hediyeleri ve hazırlanacak partiyi değil, bir önceki doğum gününden olan farkınızı ve ne kadar geliştiğinizi düşünün. Yoksa o pastanın üzerindeki mumların ve içindeki kremanın pek bir anlamı olmaz. Bedeni, ruhunun mezarlığı olmuş çok insan var toplumda. Biz kendimizin ve hayat çizgimizin farkında olalım ki yediğimiz o doğum günü pastasının inanılmaz bir lezzeti olsun ve bir manası olsun. Her sene daha sabit bir şekilde yürümeye hedef alalım bu ana yolumuzu…

2021’nin hedeflerimize daha yakın bir yıl olmasını dilerim. Her şeye rağmen geçen yıllarımızı yaş almak için değil de, daha çok gelişmek için kullanmamız ve anlatacak çok güzel hikayeler biriktirmemiz dileğiyle, kendinize çok iyi bakın.