Dersim katliamının ‘SOYKIRIM’ olarak kabul edilmesi isteniyor
Dersim Katliamının Simge İsmi Seyit Rıza,
İdamının 82. Yılında Anıldı
Dersim katliamının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) ‘soykırım’ olarak kabul edilmesi için girişimlerde bulunulması gerektiği belirtildi.
15 Kasım 1937’de idam edilen, Dersim isyanının simge ismi Seyit Rıza ve arkadaşları, Dersim Kültür Merkezi’nin GikDer salonunda düzenlediği panelde anıldı. Yoğun bir katılımın gerçekleştiği 82. yıl anma programında, HDP Urfa eski Milletvekili Osman Baydemir, BAF Başkanı İsrafil Erbil ve yazar Munzur Çem Dersim katliamıyla ilgili görüşlerini aktardı.
“Seneye Onbinlerle Analım”
Munzur Çem, Dersim katliamını, sistematik olarak Türk olmayan halkların yok edilmesinin bir aşaması olarak gördüğünü ifade ederken, HDP Urfa eski Milletvekili Osman Baydemir, “Dersim ve benzeri zulümleri dile getirmek için günler yetmez. O günden bugüne değişmeyen ne var ona bakmak lazım. Ne değişmedi? Bence hiçbir şey değişmedi. Çünkü o günden bugüne direnenlerin tek mesajı ‘direnin’dir. Bu halk da direnmeye devam ediyor. Yeryüzünde yüzyılı aşkın zamandır zulüm, asimilasyon ve sürgün ile yüz yüze kalmış acaba kaç halk varlığını sürdürüyor? Seneye Seyit Rıza’yı anmak için on binlerle bir araya gelelim isterim.O, bunu hak ediyor ve bunu göstermemiz gerekiyor. Azalmadık çoğaldık, bunu ortaya koymalıyız. Ne olursa olsun, bölüp parçalamaya çalıştıklarını biz birleştireceğiz. Şeyh Sait ve Seyit Rıza, özgürlük davasının ve faşizme karşı direnişin neferleridir. Bu mesele, sadece Dersim’den ibaret değil. Bu, 40 milyonluk bir nüfusun var olma meselesidir. Hak, özgürlük ve eşitlik temelli var olma meselesidir” dedi.
“Gelecek Nesillere Not Düşmeliyiz”
Seyit Rıza’nın tesadüfü bir kişilik olmadığını savunan BAF Başkanı İsrafil Erbil ise, “Seyit Rıza bir geleneğin, inancın ve kültürün devamcısıdır. Toplumda şöyle bir tartışma var. ‘Dersim katliamı acaba Kürt katliamı mıydı, yoksa Alevi katliamı mı?’ Bu tür tartışmalar, olayın tamamını görmemizi engeller. Bizim için önemli olan, resmin tamamını gözden kaçırmamaktır. Önümüzde bir görev var. Bunu birkaç yıl önce yapmak istedik. AİHM’de Dersim’in soykırım olarak kabul edilebilmesi için önce mağdur ailelerin tespit edilip onların üzerinden dava açılması ve sonra bunun genele yayılması ve soykırım olarak mahkemenin kabul etmesi gerekiyor. Kurum olarak bu konuda üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Bu konuda örgütlenip, bunu gelecek nesillere bir not olarak düşmek gerekiyor” diye konuştu.