DAYMER, Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna başlattığı ‘Barış Pınarı’ harekatı ile ilgili yaptığı açıklamada; tek çözümün, tüm halkların ve inançların eşit şekilde yaşayabileceği demokratik bir Suriye’nin inşasıyla mümkün olduğunu ifade etti.
Türk ve Kürt Toplum Merkezi (DAYMER), Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna başlattığı ‘Barış Pınarı’ harekatı ile ilgili kamuoyuna bir açıklama yaptı.
DAYMER’den yapılan açıklamada; tek çözümün, tüm halkların ve inançların eşit bir şekilde yaşayabileceği demokratik bir Suriye’nin inşasıyla mümkün olduğu vurgulanarak, “Ne ABD ne Rusya ne de Türkiye devleti, Suriye’nin içişlerine bu şekilde karışmamalı. Suriye’nin kaderini Suriye’de yaşayan halklar belirlemeli” denildi.
Türkiye’nin, ABD ve Rusya ile yaptığı pazarlıklar sonucunda Suriye’de Kürtlerin yaşadığı Fırat’ın doğusuna ‘terörizme karşı mücadele ve güvenli bölge oluşturma’ gerekçesiyle askeri bir harekat başlattığının belirtildiği açıklamada, harekatın, milyonlarca insanın Suriye’yi terk etmesine neden olacağı savunuldu.
“Kaybeden, Bölge Halkları Olacak”
DAYMER’in açıklamasında şu hususların da altı çizildi:“Harekat, IŞİD terör örgütünün bölgede yeniden güçlenmesinin önünü açacak. Bu girişim bölgeye huzur ve barış değil, daha fazla ölüm, kan, gözyaşı ve kaos getirecek. Bu durumda asıl kaybeden, bölgede yaşayan Türk, Kürt, Arap ve diğer milliyetlerden halklar olacak.Tek çözüm, tüm halkların ve inançların eşit bir şekilde yaşayabileceği demokratik bir Suriye’nin inşasıyla mümkün. Ne ABD ne Rusya ne de Türkiye devleti, Suriye’nin içişlerine bu şekilde karışmamalı ve bölgenin kaderini Suriye’de yaşayan halklar belirlemeli.
“Avrupa İkiyüzlülükten Vazgeçmeli”
AB de, Türkiye ile imzalanan mülteci anlaşmasının bozulmaması ve bölge üzerindeki çıkarları gereğibu harekata göz yumuyor. AB ülkeleri Türkiye’ye silah satmaktan derhal vazgeçmeli. Giden her silah, insanların yersiz-yurtsuz kalmasına yol açıyor.
“Dayanışmayı Güçlendirelim”
Yaşananlar, binlerce kilometre uzakta olsa da Avrupa halklarını da etkileyecek. Bugüne kadar hiçbir savaş, demokrasi, istikrar ve huzur getirmedi. Rojava’dabölge halkının bir kez daha yıkıma uğratılmak istenmesine “hayır” diyelim. Londra’da işgale ve savaşa karşı yapılacak etkinliklere katılarak, halkların kardeşliğini ve barış talebinigüçlendirelim.”