Home EDITOR ITSEB toplum ve işletme sahiplerini uyarıyor

ITSEB toplum ve işletme sahiplerini uyarıyor

SHARE

İngiltere Türkiyeli Sağlık Elemanları Birliği (İTSEB) yayınladığı bir açıklama ile vatandaşların Covid 19 olarak adlandırılan virüse karşı daha aktif önlemler alma çağrısında bulundu.

NHS ve hükümetin virüsle mücadele uygulamasının, önümüzdeki haftalarda hastalığın bulaşma ve tehlikeli bir hale gelme riskinin artacağını öngördüğüne dikkat çeken İTSEB, insanların panik havasına girmeden alacakları önlemlerle kendilerini ve yakınlarını koruyabileceklerini vurguladı. Özellikle risk grubunda olan yaşlılar ve kronik hastalıkları bulunanların azami özeni göstermeleri gerektiğine dikkat çeken İTSEB Başkanı Dr Ali Demirbağ açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Uzun bir süredir yakından takip ettiğimiz ve hem Türkiye’de hem de İngiltere’de yetkililerle görüş alışverişinde bulunarak takip ettiğimiz virüs salgını, maalesef giderek olumsuz bir sürece evrilmektedir. Son zamanlarda stok alışverişlerinde gözlenen panik halinden kaçınarak, özellikle 70 yaş üzeri yaşlıların ve kronik rahatsızlıkları olanların izole edilmesini sağlamak gerekiyor. Onları yalnız bırakmadan, ihtiyaçlarını gidermelerine yardımcı olarak, sürekli iletişim halinde olarak desteklemeliyiz. Yine yetkililerin belirttiği gibi, söz konusu semptomları bulunan kişilerin kendilerini izole ederek, varsa virüsün başkalarına yayılmasını engelleme konusunda sorumlu davranmaları doğru olacaktır.”

ITSEB Başkanı Dr Ali Demirbağ, İngiltere’de bulunan toplum kuruluşlarımız ve derneklerimizin sorumlu açıklamalarını takdirle karşıladıklarını da belirttiği açıklamasına şöyle devam etti: “Virüs belirtileri olduğu ya da risk grubunda bulundukları için evlerinde bulunan kişilere yönelik destek ve ihtiyaçlarının karşılanması konusunda oluşturulacak bir organizasyon konusunda derneklerimize büyük görevler düşüyor. Derneklerde sosyalleşen sürekli üyeleri ve yaşlıların durumlarını takip etmeye çalışarak iletişim halinde buluşmaya çalışalım. Başta ibadet, toplantı ve benzeri etkinliklere ara verilmesinde büyük fayda var. Bu virüse karşı alınabilecek en hayati önlemelerden birisi sosyal mesafe. Belli bir mesafede durulması ve temasta bulunulmaması, salgının yayılmasının engellenmesinde oldukça önemli. Elleri sık sık yıkamaya, kolonya, sanitizer gibi dezenfekten maddeler bulundurmaya özen gösterilmesi de mutlaka yapılması gerekenler arasında.”

İTSEB Başkanı Dr Demirbağ, toplumumuzun büyük bir bölümünün çalıştığı gıda sektöründe faaliyet gösteren işletme sahiplerine de çağrıda bulunarak önlem almaları taviyelerinde bulundu. Demirbağ, “Her gün binlerce insanın ziyaret ettiği restoran, cafe, takeaway ve süpermarket gibi işyerleri virüsün kolayca yayılabileceği mekanlar arasında bulunuyor. İşletmelerin gelen müşterilerine el temizleme jeli veya kolonya ikram etmeleri, çalışanların para ile tema ettikten sonra ellerini sık sık yıkamaları oldukça önemli. Ayrıca işyeri sahipleri herhangi bir semptom yaşayan elemanlarını çalıştırmaktan kaçınmalılar” dedi.

Cep telefonu gibi sürekli kullanılan cihazların veya ortak kullanım alanlarında kapı kolları, masa, kumanda gibi nesnelerin de virüsün yayılması konusunda etkisi olacağını kaydeden Dr Demirbağ, insanların özellikle elleri ile yüzlerine dokunduklarında ellerini temiz ve virüsten arındırıldığı konusunda emin olunmasını istedi.

Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol

‘İngiltere’nin yöntemi riskli’

İTSEB’in sık sık görüş alışverişinde bulunduğu uzmanlar arasında bulunan Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, İngiltere’nin uygulama çalıştığı ‘herd immunity’ (sürü bağışıklığı) yönteminin çok riskli olduğu uyarısında bulundu. Gençler ve çocuklar gibi risk grubu düşük olanların virüse yakalanması ve süre içerisinde virüse karşı toplumsal bağışıklığın artmasının amaçlandığı yöntemle yaşlı ve hastalar izole edilirken, toplumun diğer fertlerine yönelik ciddi kısıtlamalar getirilmiyor. Söz konusu yöntemin virüsün mutasyona uğraması halinde ciddi sonuçlara yol açabileceğini belirten Dr Şenol, “Virüs henüz mutasyona uğramadı. İngiltere’de hükümet siyasi bir sorumluluk alıyor. Çok riskli bir seçenek, rus ruleti gibi. Aslında başka bir alternatifleri de yok gibi. İngiltere ve diğer Batılı ülkeler, sağlık sistemlerinin enfeksiyonla mücadeleye uygun bir yapısı olmadığı için doğru ve etkili bir mücadele sistemi geliştiremediler. Viral hastalıkları ‘fakir ve Asyalıların’ hastalığı olarak görüyorlardı. İngiltere’nin ‘herd immunity’ stratejisi başka bir çareleri olmamalarından da kaynaklı. Zira bu hastalıkla mücadelede en önemli nokta bulaşma riskini düşürmek. Singapur ve Japonya’da uygulanan ve virüsten kaynaklı ölüm ve yayılmayı, diğer ülkelerle kıyaslandığında minimum tutan yöntem etkili oluyor. Geniş çaplı karantina Singapur, Japonya gibi ülkelerde hastalığın yayılmasını engelledi. Çin’in uyguladığı sıkı karantina, son zamanlardaki vaka sayısındaki düşüşlerin en önemli nedeni. Batılı ükelerde viral hastalıklar fakir ve Asyalıların hastalıkları gibi değerlendirilirdi. Bu yüzden sağlık sistemleri bu denli yaygın enfeksiyonlarla mücadeleye uygun değil. Siyasi otorite sorumluluk alarak toplumla bir anlamda anlaşma yapıyor. Vatandaşlara ‘ben size bakarım ama siz de benim dediklerimi yapın’ diyerek gönüllü izoleye teşvik ediyor. Yaşlıları izole ederek, ki burda bir yanlış anlaşılma olmasın, ‘yaşlılar ölsün’ demiyorlar, virüse karşı bağışıklığı geliştirmeye çalışıyorlar. Ancak bu dediğimi gibi oldukça riskli bir yöntem.”

Profesör Esin Şenol, virüsten korunmak için hijyen ve el temizliği, öpüşmek ve tokalaşmaktan kaçınılması, göz ve burun temasının olabildiğince kesilmesi, hasta kişilerin de mümkün olduğunca izole edilmesi gerektiğini kaydetti.